Kolonya Nedir? (Tarihi, Özelliği)

Öğrenilen en daha önceki koku mahsullerinden biri olan kolonya, içki oranı ile parfümden böler. Hafif ve ferahlatıcı özelliği ile bırakılamayan bir mahsuldür.

Kolonya Nedir? Tarihi, Özelliği

Kolonya, öğrenilen en daha önceki parfüm çeşitlerinden biridir. Tüm zamanların öğrenilen en yaygın ve en çok kullanılan tuvalet malzemesidir. Günümüzün en popüler kolonyası, geçmişte olduğu gibi hala limon kolonyasıdır. Kolonyanın buluş edilmesi ile alakalı muhtelif söylentiler var. Ancak öğrenilen bir reel, İtalyan bir parfümcünün, 18. asrın başlarında parfümün merkezi konumundaki İtalya’da değil Almanya’nın Köln kentinde kolonyayı buluş etmesidir. Geçmişte erkekler için üretilen bir parfüm çeşidiydi. Günümüzde her yaş grubundan insanın kullandığı hem parfüm hem de hijyen mahsuldür. Aynı zamanda Türklerin davetli karşılama ritüelidir. Kolonyanın hikâyesi, içkiyle iletişimli olarak büyüyor. Devamı yazımızda…


Tanım

“Kolonya” sözcüğü, Almanya’nın Köln kentinden dünyaya dağıldığı için İngilizcede, “Köln” sözcüğünün karşılığı olan “cologne” biçimindedir. Fransızlar da, Köln için “cologne” kelimesini kullanır. Almanlar ise kolonyaya “Kölnisch wasser” ismini verir. Türkçeye “kolonya” olarak geçmiştir.

Hoş koku, insanların surat senelerdir gereksinim dinlediği ve aradığı bir reel. İnsanlarda koku alma duygusu hayvanlara kıyasla daha alt seviyede. Ancak hoş kokunun yaşattığı duygular, bazen yemek yemek kadar ehemmiyetli ve değerli görülüyor. Bazı insanlar için gerçekten yemek yemek gibi duyguların önüne geçebiliyor. İnsanlar, kokularla besinleri sınıflandırır, hoş ve makûs kokuları ayırt eder ve tavırlarını ona göre değiştirir. Aromalı kokular insanlara çok değişik duygular yaşatabilir. Misalin, 10 sene evvel kullandığımız bir kolonyayı tekerrür kullandığımızda hemen 10 sene evveline gideriz, anılarımız gözlerimizin önünden geçiverir. Tarifsiz mutluluklar yaşatabilir bu kokular. Kolonya da bu anlamda son 200 yıldır insanlar için çok cazip bir kokudur.

Kolonya Tarihi

Kolonyanın buluşu ile alakalı birkaç söylenti var. Bu kadar yaygın bir kokunun ilk olarak nerede ve kim tarafından buluş edildiğini bulmak güç olabilir. Biz en yaygın iki “buluş öyküsünü” anlatalım:

Yaşam suyu aqua vitae ismiyle ilaç olarak kullanılan içkinin 1600’lü senelerde alkol olarak içilmeye başlanması ile aromalı kokularda değişik bir atılım yaşandı. Parfümcülüğün merkezi İtalya, içkiyle alakalı büyümelerin ardından bu popülerliği Fransa’ya kaptırdı. İtalya’da yaşayan gezgin, eczacı ve parfümcü Giovanni Paolo de Feminis, 1709 senesinde, Macaristan Kraliçesi Elizabeth için ürettiği ve “Macar Suyu” denilen bileşime yüzde 2 ila 4 oranında bergamut, limon, portakal ve biberiye esansları katarak yeni bir koku buluş etti. Yeni geliştirdiği koku ile Almanya’nın Köln kentine yerleşti. Feminis, Köln’de, buluş ettiği kokuyu “hayranlığa değer su” eau admirable ismiyle üretmeye başladı. 1727 senesinde Köln Tıp Fakültesi’nde buluş ettiği kokuyu tıbbi olarak onaylattı. Daha sonra kokunun ismini “Eau de Cologne” Köln Suyu – Kölnisch wasser olarak değiştirdi.

Feminis, işler büyüyünce İtalya’daki yeğeni Gian Maria Farina’yı yanına çağırdı. Amcasının işini can verinceye kadar 1860 devam ettirdi. Farina ailesinin bireylerinden biri olan berber Jean-Baptiste Farina, 1806 senesinde Paris’te parfüm imaline başladı. Farina; limon, portakal, nane ve bergamut suyundan oluşturduğu karışıma içki katarak yeni bir koku elde etti. Bu kokuyu “Köln Suyu” ismiyle üreterek piyasaya sundu. Yedi Sene Savaşları süresince askerler bu kokuyu kullandı ve şanı süratle dağıldı. Köln, Avrupa’da “kolonya şehri” olarak anılmaya başlandı. Farina ailesi, kolonya üreten fabrika ve işletmeler kurarak büyük bir mirasın sahibi oldu. Farina’nın en iyi alıcılarından biri olan Napolyon’un kolonyayı içtiği ve her sabah bir şişe kolonyayı başından alt döktürdüğü söylenir. 1810 senesinde Napolyon’un emriyle kolonya, parfüm olarak satılmaya başlanmış.

Başka bir rivayete göre de, 1792 senesinde Kölnlü bir bankerin oğlu olan Wilhelm Muelhens’in düğününde bir rahip, genç çifte bir kitap hediye eder. Kitapta “aqua mirabilis” ismi verilen bir sudan bahsedilmektedir. Rahiplerin bu suyu rehabilitasyon emelli kullandığını bilen Muelhens, evinde bir yapımevi kurarak suyu üretmeye başlar. Napolyon, Köln’ü işgal ettiğinde askerlerine tam konutları numaralandırmaları yönergeyi verir. Muelhens’in kapısında ise “4711” numarası yazılıdır. Bu numara aynı zamanda ürettiği suyun addır. Napolyon, bu suyun yöntemini ister; ancak üreticiler yöntemi vermez. Yalnızca bir tuvalet suyu olduğunu söylerler. Üreticileri “4711” isimli suyun yöntemini 200 sene gizlemeyi muvaffak olur. 1799 senesinde, “4711” isimli tuvalet suyu üretilmeye başlanır. 1960’lı senelere kadar Muelhens’in torunları yöntemi saklı bir mahzende meblağ.

Kolonya, ilk üretildiği senelerde kozmetik mahsulü olarak değil tıbbi emelle bir cins panzehir olarak kullanıldı. İçeriğindeki karışım, özellikle sindirim sistemini serinletici tesiri nedeniyle alkollerle veya şekerle beraber içiliyordu. Hatta antiseptik olarak ağız sıhhati için kullanıldı. Hala kullandığımız gibi cilt üzerindeki tahrişler veya yaralar için de enfeksiyona karşı kullanılıyordu. Ardından tuvaletten sonra koku giderici olarak kullanılmaya başlandı. 18. asırda kolonya için sanki çığır açıldı. Burjuvanın ağır ve pahalı kokularının yerini daha hafif ve serinletici kokusu ile “Eau de Cologne” almaya başladı. Sadelik ve saflığın sembolü olarak burjuva bu kokuya yöneldi.


Osmanlı ve Türkiye’de Kolonya Tarihi

Osmanlı’da kolonyanın izlerine, II. Abdülhamit yarıyılında tesadüfülüyor. O yarıyılda içkili ıtriyat olarak “eua de cologne” ithal ediliyordu. İlk yerli kolonya yapımını 1882 senesinde Ahmet Faruki yapmıştır. Faruki, aynı zamanda bir hayli ilacı da üreten addır. Ulus o yarıyılda Faruki’nin ürettiği kokuya “odikolon” dermiş. Daha sonra “kolonya suyu” olarak anılmaya başlanmış. Daha sonra bu ad “Faruki Kolonyası” olarak ulus diline yerleşmiştir. “Kolonya” kelimesinin ad babası ve dağılmasını sağlayan ad da Ahmet Faruki’dir.

Kolonya, ucuz ve hafif kokusu ile Osmanlı’nın son yarıyılları ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk senelerine kadar süratle dağılmıştır. Serinletici özelliği nedeniyle gül suyunun yerini almıştır. Ahmet Faruki’den sonra çok rakamda yerli üretici kolonya üretmeye başlamış. Ethem Pertev, Hasan Hassan, Hasan Şevki, Süleyman Ferit, Evliyazade Nureddin, Ekrem Yalçın, Kemal Kamil ve Eyüp Sabri Tuncer, yerli kolonyanın ilk temsilcileridir. Süleyman Ferit’in “Altın Damlası”, isimli kolonyası, hala İzmir’in en meşhur kolonyasıdır.

Günümüzde de bir hayli şehrin ünlü kolonyası bulunuyor. Meşhur bazı kolonya cinsleri şunlardır; İzmir’in Altın Damlası, Saklı Çiçek ve İzmir Geceleri kolonyaları, Rize’nin Çay Kolonyası, Antalya’nın Turunç Çiçeği Kolonyası, Eskişehir’in Anıl Kolonyası, Ankara’nın Eyüp Sabri Tuncer kolonyaları, Düzce’nin Ceviz Yaprağı Kolonyası ve Tütün Kolonyası, Amasya’nın Elma kolonyası, Isparta’nın Gül Kolonyası, Trabzon’un Hamsi ve Fındık kolonyaları, Edremit ve Ayvalık’ın Zeytin Çiçeği kolonyaları, Sındırgı’nın Çam Kolonyası, Balıkesir’in Beyaz Zambak kolonyası…

1950’den günümüze kadar muhtelif kimyevi operasyonlarla kolonya sektörü gelişmiş, çok değişik mahsuller ortaya çıkarılmıştır.

Kolonya ve Parfüm Arasındaki Fark

Kolonya ile parfüm arasında içindeki etil içki etanol oranına göre değişir. Parfümdeki etil içki oranı yüzde 25 iken, kolonyada bu oran yüzde 3’e kadar düşüyor. Pahalı ve özel parfümlerde etil içki oranı yüzde 40 ila 50’ye kadar çıkabiliyor. Kolonyadaki içki ölçüyü derecesini tanımlar. 80 derecelik bir limon kolonyasında 883 ml etil içki bulunur. Parfümler de içki dışında esans ve yağlar kapsar. İçki ve yağ ölçüyü düştükçe parfümün ağır kokusu hafifler. Kolonyanın parfümden değişik bir özelliği de serinletici yapısıdır. Cilde sürülen kolonyadaki içki hava ile temasında süratle buğulaşır. Buğulaşan içki molekülleri etraftan ısı sürükler ve cilde serinlik verir. Ayrıca kolonyanın besbelli kokusu ayıltıcı tesir yapar. Kolonyanın kokusu daha kısa müddet kalırken, parfümler uzun müddet kalıcı olabilir.

Kolonya İçeriği

Kolonya, bir hayli çiçeğin ve meyvenin aromasından veya yağından üretilebiliyor. En yaygın kolonya içeriği şunlardır; limon, portakal acı, kan, mandalina, bergamot, greyfurt aromaları… Aynı zamanda neroli, lavanta, biberiye, kekik, turunç yaprağı, yasemin, iğde ve tütün yağları da kapsayabiliyor.


Konutta Kolonya Üretimi

Kolonya, her ne kadar büyük fabrikalarda üretilse de konutta da yapılabilen bir kimyevi bileşimdir. Konutta kolonya üretimi için çok fazla tarif bulabilirsiniz. Biz kolonyanın ne kadar kolay bir yapısı olduğunu belirtmek için en kolay tarifi kullanmayı seçim ettik.

İlk olarak “etanol” ismi verilen etil içki C2H5OH elde etmek gerekiyor. Kolonyalarda metil içki sıhhate büyük hasarları vardır. Bu nedenle kullanılmamalıdır. Limon kolonyası için 883 ml etil içki, 15 ml limon esansı, 152 ml damıtılmış su hazırlanır. Limon esansı etil içki ile çözülür. Daha sonra 1 litreye kadar damıtılmış su ilave edilir. Son operasyonda çözelti bir bez veya süzgeçle süzülür. Hepsi bu kadar…

Bunları Öğreniyor Musunuz?

Dünyanın en popüler natürel kokusunun vanilya kokusu olduğu belirtiliyor. Bunun nedeni, anne sütünde bu kokunun bulunması olarak gösteriliyor. Başka Bir Deyişle insanın ilk tanıştığı kokulardan biri.
Dünyada en beğenilen kokunun bir bebek pudrası olduğu iddia ediliyor.
Bir araştırmaya göre, mağazalardaki mahsullerin üzerindeki hoş kokuların alıcıların mahsulü alması için teşvik ettiği tespit edilmiş.
ABD’deki Columbia Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, koku duygusu eksilen insanların 4 sene içinde can verdiği tanımlanmış. Başka Bir Deyişle, koku duygusundaki eksilmenin teşhis edilememiş bir kusurluğun bulgusu olabildiği iddia ediliyor.
Genel olarak parfüm bayanlar için, kolonya erkekler için gibi bir yosunu vardır. Zira erkekler her zaman hafif kokulara alaka duyar.
Köln’de 1799 senesinde üretilmeye başlanan “4711” isimli kolonya, günümüzde hala üretilen en daha önceki kolonya markasıdır.
Yüzde 80 ila 95 oranında etil içki kapsayan kolonya, ağzı kapalı ve güneş ışığından uzak bir civarda 5 sene bozulmadan durabilir. 
Etil içkiden daha ucuz olan metil içkiden üretilen kolonyalar içildiğinde âmâlığa yol açar. Fazla tüketimi öldürür.
Daha Önceki Sovyet ülkelerinde kolonya çeşitleri votka ile karıştırılarak içkili alkol olarak kullanılıyordu.
II. Abdülhamit yarıyılında davetli ağırlama ritüeli olan gül suyu, kolonyanın ithal edilmeye başlanması ile yerini kolonyaya vazgeçti. Günümüzde kolonya, davetli ağırlamada kullanılan en daha önceki gelenektir.

Yorum yapın