Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk, askeri orijinli olup hayatı süresince bir hayli savaşta bizzat bulunmuş ve komutanlık etmiştir. Bu savaşları şu biçimde sıralayabilriz:
31 Mart Hadisesi 13 Nisan 1909
Arnavutluk Başkaldırıyı 15 Ocak 1911
Trablusgarp Savaşı 29 Eylül 1911
İkinci Balkan Savaşı 1912- 1913
Çanakkale Savaşı 18 Mart 1915
Doğu Kafkas Cephesi 1916-1917
Suriye-Filistin Cephesi 1917-1918
Kurtuluş Savaşı 1919 – 1923
Sakarya Savaşı 20 Ekim 1921
Büyük Taarruz 4 Mart 1922
31 Mart Hadisesi 13 Nisan 1909
İkinci Meşrutiyetin bülteninden sonra İstanbul’da oluşan idareye karşı oluşturulmuş çok büyük çapta bir ayaklanmadır. Toplamda 13 gün sürmüştür. En başta askeri bir yapı ile başlayan ayaklanma daha sonra dini kesimlerinden araya girmesi ile dini bir ebat kazanmıştır. İstanbul’da hükümetin istifa etmesini sağlayan başkaldırı ile başkaldırıcı askerler 7 gün süresince İstanbul’u abluka etmişlerdir. Bu askerlerin hangi emel ile başkaldırı ettikleri ve bu başkaldırının tasarılı ya da şuurlu bir başkaldırı olup olmadığı hala bilinmemektedir.
31 Mart trajedisinin birebir içerisinde bulunan ve olayları gözlemleyen Atatürk, Orgeneral İzzettin Çalışlar ile başkaldırı eden askerlere karşı savaşmışlardır. Atatürk’şöhret oluşturmuş olduğu Hareket Ordusu’nun zaferi ve 31 Mart Hadisesinde yaşananlar daha sonra Atatürk’şöhret dilinden Milli Gazetesinden yayımlanmıştır.
Arnavutluk Başkaldırıyı 15 Ocak 1911
Bu başkaldırıyı bastırmak üzere görevlendirilen o yarıyılda Harbiye Nazırı olan Mahmut Şevket olmuştur. Mahmut Şevket emrindeki başkaldırıyı durdurmak için görevlendirilen kuvvet içerisinde Mustafa Kemal Atatürk de bizzat bulunmuştur. Mahmut Şevket ve Atatürk’şöhret de dahil olduğu ordu başkaldırıyı bir ay içerisinde bastırmıştır.
Trablusgarp Savaşı 29 Eylül 1911
1911-1921 Türk-İtalyan Savaşı olarak da geçen savaş Osmanlı İmparatorluğu ile İtalya arasında geçmiştir. Bu savaş genel olarak Adriyatik Denizi, Ege Adaları, Çanakkale boğazı ve Kızıldeniz üzerinde hakikatleşmiştir. Birinci Balkan Savaşı’nın da aynı zamanda başlaması üzerine sahip olduğu askeri eforu bir hayli savaş arasında paylaştırması neticeyi galibiyetsizliğe uğrayan Osmanlı İtalya’ya karşı yenilmiş ve bu bozgun neticeyi Trablusgarp, Fizan ve Sirenayka bölgelerini kaybetmiştir. Daha sonra ise bu bölgelerin birleşmesi ile Libya Devleti kurulmuştur. Savaş sırasında her ne kadar İtalyan Eforları Rodos ve Oniki İsme’yı abluka etmiş olsalar da savaş sonrası imza atılan Uşi antlaşması ile Oniki İsme yine Osmanlı’ya verilmiştir.
Trablusgarp Savaşı sırasında Mustafa Kemal Atatürk binbaşı rütbesi ile Tobruk Muharebesini idareyerek askeri alandaki zaferini göstermiştir. 8 Ekim tarihinde başlayan Balkan Savaşları sebebi ile Osmanlı İtalya ile anlaşmaya razı olmuş ve savaştan çekilmiştir. Savaş neticeyi İtalya’nın koşulları kabul edildi ve 15 Ekim 1912’de İsviçre’nin Ouchy Uşi kentinde antlaşma imzalandı.
İkinci Balkan Savaşı 1912- 1913
Balkan Savaşları sırasında dört ülkeye karşı birden savaşan Osmanlı Devleti, Balkan Savaşları’nı kaybetmiştir. Bu savaş sonrası Londra Antlaşması imza atılmıştır. Bu antlaşmaya göre, Osmanlı Devleti Balkan ve Trakya topraklarını kaybetmiştir. İkinci Balkan Savaşı’da Balkan Devletleri’nin kazandıkları toprakları kendi aralarında paylaşamamaları neticeyi çıkmıştır. Bu sırada Trablusgarp’ta ordu emrinde görev yapan Mustafa Kemal Atatürk ise bu savaşın sonra ermesi ile İstanbul’a dönmüş ve İkinci Balkan Savaşı’nın patlak vermesi ile Gelibolu’da yine görevlendirilmiştir.
İkinci Balkan Savaşı sırasında Trakya’da gösterdiği zaferinden dolayı Mustafa Kemal Atatürk Sofya ateşeliğine soyulmuştur. Osmanlı Devleti’nin Birinci Balkan Savaşı ile Gelibolu ve Trakya’da kaybettiği toprakların bir kısmını İkinci Balkan Savaşı ile geri kazanmasında Mustafa Kemal’in askeri zaferi yeniden tesirli olmuştur.
Çanakkale Savaşı 18 Mart 1915
Birinci Dünya Savaşı esnasında Osmanlı Devleti’nin savaştığı en güçlü cephelerden bir tanesi Çanakkale Cephesi olmuştur. Birinci Dünya Savaşı’nın en kanlı cephelerinden birisi olan Çanakkale Cephesi’nde Rusya’ya takviye etmek isteyen İngiltere ve Fransa ile savaşılmıştır. Fransa ve İngiltere’nin Rusya’ya takviye etmek istemesinin altında uyuyan neden ise Rusya’nın zayıflayan ekonomisini kuvvetlendirerek Rusya’nın Osmanlı Devleti’ni savaş dışı vazgeçmesini sağlayabilmekti. Bu emeller ile Fransa ve İngiltere Çanakkale Cephesi’ne bir atak düzenlediler.
İlk olarak deniz savaşları ile başlayan Çanakkale Savaşı İngiliz ve Fransız’ların Çanakkale Boğazı’ndan geçiş sırasında ağır kayıplar vermesi ile ilerledi. Denizde ağır kayıplar veren bu devletler Gelibolu’ya asker çıkararak Osmanlı Devleti’ne karadan saldırmayı tasarlamışlarsa da Gelibolu’da Mustafa Kemal Atatürk’şöhret emrindeki Türk ordusu, bu hücumu yeniden denizde olduğu gibi galibiyetli bir biçimde önlemeyi muvaffak olmuştur. Gelibolu Yarımadası’nda Mustafa Kemal Atatürk’şöhret düşman askerlerine karşı gösterdiği zaferi onun albaylık rütbesine yükselmesini sağlamıştır. Bu savaşlar sırasında takribî olarak 253.000 subay, er ve erbaş şehit olmuştur. Düşman orduları Fransız ve İtalyanlar ise yeniden aynı biçimde Türkler kadar çok kayıplar vermişler ve 1915 yılsın 20 Aralık tarihinde Anafartalar ve Arıburnu’ndan kesin olarak çekilmişlerdir.
Doğu Kafkas Cephesi 1916-1917
Mustafa Kemal Atatürk 11 Mart 1916 tarihinde Kolordu Komutanı olarak Diyarbakır, Muş ve Bitlis cephesinde Ruslara ve Ruslar ile birleşen Ermenilere karşı savaşmıştır. 8 Ağustos 1916 tarihinde Bitlis’de ve 14 Mayıs 1917 tarihinde Muş cephesinde düşmana karşı zafer elde edilmiş ve bu bölgeler düşman işgalinden kurtulmuştur. 1 Nisan 1916 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’e Doğu Kafkas Cephesi olarak da öğrenilen Diyarbakır, Muş ve Bitlis cephelerinde göstermiş olduğu zaferinden dolayı Tuğgenerallık Rütbesi verilmiştir. Bu cephede gösterilen galibiyet sonrası Rus birlikleri geri çekilmiştir.
Suriye-Filistin Cephesi 1917-1918
1914 yılında Süveyş Kanalı’na tamamen sahip olan İngilizler 1917 yılında da Gazze’ye saldırmışlardır. Burada geçen savaşlar Birinci ve İkinci Gazze Savaşları olarak geçmektedir. Türklerin göstermiş olduğu zaferi sonrası İngilizler Gazze’de bir bozgun elde etmişlerdir. Bu bozgun sonrası dayanak eforları ile askeri eforunu kuvvetlendiren İngilizler, Filistin Cephesi’ne yoğun baskılar yapmışlardır. Bu vakit içerisinde 7. Ordu Komutanlığı’na soyulmuş olan Mustafa Kemal Atatürk Yıldırım Ordular Komutanı General Falkenhayn ile yaşadığı ihtilaf üzerine bu görevinden istifa etmiştir.
24 Ekim 1917 tarihinde İngilizler 138.000 asker ile taarruza geçmişler ve Birusseba-Gazze savaşını kazanmışlardır. 1918 yılında Mustafa Kemal Atatürk istifa ettiği 7. Ordu Komutanlığı’na yine dönerek İngilizlere karşı orduyu komuta etmiştir. Asker sayısını 460.000 e çıkaran İngilizler ise Filistin’i ele geçirmeyi başarmışlardır.
Bu cephede Mustafa Kemal Atatürk, hem İngilizlere hem de Arap silahlı çetelerine karşı savaşmıştır. Sonunda İngilizleri durdurmayı muvaffak olmuş ve 31 Ekim 1918 Mondros Ateşkesi sonrası Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığı’na soyulmuştur.
Kurtuluş Savaşı 1919 – 1923
Türk ordusunun büyük bir azimle savaştığı bir cephe olan Kurtuluş Savaşı Cephesi 31 Mart 1921 yılına kadar sürmüş ve çok kanlı geçmiştir. Mustafa Kemal Bu savaş sonrası `ulusun makus bahtını yenen bir savaş olmuştur` biçiminde bir ifade ile bu savaşın ehemmiyetini anlatmıştır.
Sakarya Savaşı 20 Ekim 1921
Mustafa Kemal Atatürk Yunanlara karşı savaşılan bu cepheye 18 Temmuz 1921 tarihinde bizzat gelerek gözlemlemiştir. Ordunun yine kuvvetlendirilebilmesi için Sakarya’ya kadar çekilmesini söyleyen Atatürk Yunan ordularına karşı bir baht elde etmiştir. Bu cephede savaşırken Başkumandan unvanı alan Atatürk, 12 Ağustos 1921 günü bu unvanı ile ordunun başına geçmiştir.